Black Mirror- S3E5 Men Against Fire Üzerine





(np- Chiquitita~ ABBA)

Hafif hüzünlü bir geceden herkese merhaba. Bugün yazdığım ilk yazı bu yazı olmayacak. Umarım bütün ilhamımı ilk yazıda harcamamışımdır.

Bugün yeni bir serinin tohumlarını ekiyoruz. Serimiz bir İngiliz dizisi olan Black Mirror’ın bazı bölümleri hakkında olacak. Bildiğiniz üzere Black Mirror yakın gelecekteki teknolojinin karanlık tarafını anlatan ve her bölümü farklı olan bir dizi. Ben pek dizi izleyebilen birisi değilim. Fazla sabırsızım bunun için fakat kısa da sürse Black Mirror beni bayağı heyecanlandıran dizilerden oldu.

Bu yazıda üçüncü sezonun beşinci bölümü olan “Men Against Fire”dan söz edeceğiz. Bu bölüm benim ilk üç sezondan en çok sevdiğim bölüm oldu ama IMDB puanı en düşük Black Mirror bölümlerinden.

Kısaca bahsedeyim. Spoiler içerikli, başlamadan uyarayım.

Bölüm gayet normal bir askeri birlikte başlıyor. Ana karakterimizin adı Stripe. Stripe ile tanıştıktan sonra birliğin bir harekata gideceğini öğreniyoruz. Bir köye saldırı oluyor ve yemek deposu yağmalanıyor. İşte “böcek” (roaches) kelimesini ilk orada duyuyoruz. Komutan kadına göre bu böceklerin işi. Köye vardıklarında ise böcek iddiası doğrulanıyor. Köylüler bir de buzdolabının parçalanıp bazı parçalarının çalındığını söylüyorlar. Daha sonra bir adamın ismini vererek böceklere yardım ve yataklık ettiğini ihbar ediyorlar. Birlik ise o adama doğru yola çıkıyor.

Bahsedilen adamın evi kırsalda büyük bir ev. Burada geçen diyaloglara oldukça aşinayız. “Ama” bağlacı ile bağlı, bağlaçtan önceki kısmında uzlaşılması kolay konulardan bahseden fakat sonraki kısmında biraz önce bahsettiği evrensel, değişmez kabul ettiği durum için taviz isteyen tarzda cümleler içeren diyaloglar. Tıpkı komutan kadının önce her yaşamın kutsal olduğunu söyleyip daha sonra gelecek nesillerin selameti için “Onları artık insan olarak göremezsiniz.” demesi gibi.

İlerleyen dakikalarda köylülerin iddiası doğru çıkıyor ve askerlerle “böcekler” arasında bir arbede yaşanıyor. Stripe bu arbede sırasında iki böcek öldürüyor. Başarısının mükafatı olarak gece rüyasında güzel bir kadınla seviştiğini görüyor. Arkadaşı Ray ise birini elinden kaçırdığı gibi hiç böcek öldüremiyor. Burada dikkat etmemiz gereken nokta ölen böceklerden birinin elinde Stripe’a karşı tuttuğu yeşil ışık yayan bir cihazın olması.



Evde işleri bitince adamı alıp evi ateşe veriyorlar fakat Stripe için işler pek yolunda gitmemeye başlıyor. Doğru nişan alamıyor, bir şekilde dikkati dağılıyor her seferinde. Bunu fark edince doktora gidiyor. MASS implant’ında bir sorun olmadığı ortaya çıkıyor. Bu implant askerlere birliğe girmeden önce yerleştirilen, dizinin genel konusu olan ileri teknolojinin bir sonucu olarak onlara rüya gördürebilen, kan kokusunu 
aldırmayan, çığlık sesini duyurmayan bir sistem.

Stripe’ın bu gelgitlerini gören doktor onu psikoloğa yönlendiriyor. Psikolog ile aralarında geçen konuşma sonrasında psikolog tedavi olarak ona birkaç gece önce gördüğünden daha uzun ve daha zevkli bir rüya gördürtüyor fakat implantı yine sorun çıkartıyor ve rüyası yarım kalıyor.



Ertesi gün yeniden bir ihbar noktasına gidiyorlar. Burada artık çim kokusu alıyor ve kuşların sesini duyuyor. Daha sonra ani bir şekilde böcekler komutan kadını öldürüyor. Stripe ve Ray öylece kalakalıyorlar. Atağa geçip binaya giriyorlar. Terkedilmiş, eski ve yıpranmış binada böcek avına başlıyorlar. Stripe girdiği odada korkmuş bir kadınla karşılaşıyor. Ona onu öldürmeyeceğini söylüyor ve gitmesine izin veriyor. kadın kapıya doğru ilerleyip tam çıkacağı anda bir silah patlıyor ve kadın ölüyor. Arkasından Ray geliyor.    Olaylar burada aydınlanmaya başlıyor. Srtipe o an anlıyor ki “böcek” diye öldürdükleri, canavar gibi görünen, anlamsız ve korkunç sesler çıkaran canlılar 
aslında kendileri gibi insan.

Binada kaldıkları süre boyunca Stripe ve Ray sürekli karşı karşıya geliyorlar. Stripe sivilleri Ray’e karşı korumaya çalışıyor ve bir şekilde kaçmayı başarıp saklanıyorlar.Saklandıkları yerde konuştukları bizim için artık olayın tamamen aydınlanmasını sağlıyor. Sivil kadın Stripe’a kendilerini ordu implantlarından dolayı böcek olarak gördüğünü anlatıyor. Yeşil ışığı ise implant sistemini çökertmek için bir “böceğin” yaptığını anlatıyor ve ekliyor: 
     “Böyle görmeni sağlayan implantın. Savaşmanıza yardım etsin diye kafanıza koyuyorlar, çalışmaya başlayınca bizi başka bir şey olarak görüyorsunuz. Köylüler de herkes de bizden nefret ediyor çünkü onlara etmeleri söylenmiş. Savaştan sonra herkes bize yaratık demeye başladı. Her sesten. Bilgisayardan, televizyondan. Hasta olduğumuzu söylediler. Zayıf olduğumuzu, bunun kanımızda olduğunu. Kanımızın devam edemeyeceğini, bizim devam edemeyeceğimizi... İsmim Catarina’ydı. O da Alec’ti. Şimdi sadece böceğiz.”  


Bu olaydan sonra Ray, Stripe’ın ve sivillerin saklandığı yeri basıp iki sivili de öldürüyor. Stripe’ı ise birliğe götürüyor. Birlikte psikologla yeniden görüştürülüyor. Psikolog implantsız insan öldürmenin kolay olmadığını söyleyip kendi düşüncesini dayandırdığı sebepleri anlatıyor. Burada artık böceklerin de kendileri gibi insan 
olduğunu anlayan Stripe imlpantından vazgeçip normal bir yaşama dönmek istiyor. 

Psikolog da ona iki seçenek sunuyor. Biri son birkaç günün kayıtlarının silinmesiyle birlikte implantın çıkarılması diğeri de hapis cezası. Stripe ilkini seçiyor.

Dizinin finali iki böceği öldürdüğü gün rüyasına giren güzel kadınla seviştiği evde geliyor. Fakat ne ev rüyadaki gibi güzel ne de onu evde biri bekliyor.


Bu bölümün bana düşündürdükleri her şeyden önce ötekinin bize nasıl gösterildiği oldu. Eski zamanlarda en temel bilgilere ulaşmak bile oldukça zorken şimdi saniyeler içinde edinemeyeceğimiz bilgi yok. Fakat bizim problemimiz de edindiğimiz bilgilerin doğruluğu. O kadar çok bilgi var ki artık gerçeklerle gerçek olmayanları ayıramıyoruz. Burada bir de karşımıza algı oyunları, manipülasyonlar çıkıyor. Çok şey bildiğimizi zannederken aslında çoğu zaman sadece bize gösterileni biliyoruz. Bu hedef gösterme bir yerden sonra o kadar tehlikeli bir hal alıyor ki hiç tanımadığımız birinden ya da bir gruptan sırf bu yüzden nefret edebiliyoruz.

Dizide Stripe ile sivillerin saklandığı yerde geçenler bu yüzden çok değerliydi. Stripe o ana kadar hiçbir böcekle bu kadar etkileşimde bulunmamıştı -öldürmek hariç-. Etkileşime geçtiği anda doğru bildiklerinin sadece kendisine dayatılanlar olduğunu öğrendi.

İkinci olarak implant sisteminin sadece insan öldürmeyi kolaylaştırması gerçeği var. Psikolog Stripe’a implantsız dünyanın nasıl olduğunu gösterdiğinde görüyoruz ki böcekler hiçbir silah taşımıyor, herhangi bir saldırıda bulunmuyorlar. Tek yaptıkları saklanmak. Masum ve savunmasız insanları öldürmenin hiçbir normal insanın tek seferde yapabileceği bir şey olmadığından distopyadaki askeriye bu teknolojiyi kullanarak askerlerini daha kolay yönlendirebiliyor ya da diğer insanları bu şekilde şeytanlaştırıyor.

Bir de tabi böcek avı adı altında, insanların doğuştan getirdikleri özelliklerinden dolayı ölmelerini reva görecek bir Nazi mantığı var. Dizide geçen hastalık kavramı fakat günümüze baktığımızda bazı insanlar eşcinsellik gibi doğanın tamamen kabul ettiği yönelimlere de hastalık diyebiliyor. Yani neye göre hastalık? Ayrıca biliyoruz ki Hitler’in de engelli Almanların kısırlaştırılması üzerine kararları var. Bu kararın doğruluğunu günümüzde kim savunabilir?

Neticede en doğru bildiklerimize bile şüpheyle yaklaşmamız gerektiğini söyleyen, insanları suçlayıp yargılamadan önce onları tanımamızı öğütleyen, medya gibi algı araçlarını daha bilinçli kullanmamız gerektiği fikrini bize aşılayan güzel bir Black Mirror bölümüydü. 

Umarım dünyadaki herkes için yaşamak bir gün daha kolay olur. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.           

Yorumlar

Popüler Yayınlar